19 Mayıs 1919: Bir milletin varoluş destanını yazmaya attığı ilk adım, yokluklar ve imkânsızlıklar içinde başlayan kutlu mücadele, tarihin en şanlı direnişi ve diriliş destanı.

  Samsun'dan kıvılcım alan millî bilinç ateşi, Cülûs Tepe'ye ulaştığında coşkulu ve bir o kadar da heyecanlı Amasya eşrafının "Çok Yaşa Paşam!" nida tufanıyla harlanmış; Cülûs Tepe'den 5. Kafkas Tümeni Karargâhı Saraydüzü Kışlası'na ulaşıldığında çoktan kor ateşe dönüşmüştür.

  Kalplere düşen ateş; Erzurum'dan, Sivas'a, Ankara'dan vatan toprağının her bir karışına ulaşarak milletimizin sinesini İstikbal ve İstiklâl aşkıyla yakıp kavurmuştur.

  Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün: "Milletin istiklâlini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır." sözüyle Türk Halkı Amasya'da kendi kaderine sahip çıkma kararını alarak millî bilinçle geleceğine yürümüştür.

  19 Mayıs'ta başlayan bu millî bilinç, gençlerin üstün gayreti ve dayanışmalarıyla çağdaş, demokratik ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlü bir ülke olarak sonsuza dek yaşamasını sağlayacak, geleceğimizin mimarı olacak yeni nesillere kılavuz olacaktır.

  İnanıyoruz ki bu millî bilinç kılavuzu, ecdadımızın mirasına Kıyamet'e kadar sahip çıkacak olan bir neslin, bütün dünyaya karşı bizi gururlandıracak çalışmalara imza atan bir gençliğin girişim ve çabalarıyla dünyaya Türk adını duyuracaktır.

  Gençliğimizin gerek bilimsel gerek sosyal projeleri geleceğe dönük ümitlerimizi artırmakta,  Türk varlığını sadece ülkemizin sınırlarında değil, bütün dünya coğrafyasında hissettirmektedir.

  Bugün gençliğimizden beklentilerimiz her zamankinden daha büyüktür!

  Bu duygu ve düşüncelerle cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve bu vatan için canlarını feda eden Aziz Şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor, ülkemizdeki ve gönül coğrafyamızdaki tüm gençlerin 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını tebrik ediyorum.